fbpx
Sosyal-Medyanin-Zorluklari

Sosyal Medyanın Zorlukları

Sosyal medyanın artıları olsa da çok çeşitli konularda olumsuz etkileri de bulunmaktadır. Aşağıda sosyal medyanın birtakım olumsuz yanlarına değindik. Sosyal hastalıklar olarak nitelendirdiğimiz bazı durumlar bulunmaktadır.

1. Siber zorbalık:

Gençlerin uyum sağlama, popüler olma ve diğerlerini geride bırakma gibi birtakım eğilimleri vardır. Bu süreçler, sosyal medyanın ortaya çıkmasından çok önce farklı şekillerde yapılıyordu. Şimdi ise Facebook, Twitter, Snapchat ve Instagram gibi sosyal ağların hepsini bir karışıma ekleyin ve ortaya çıkan bu çevrimiçi dünyada çok hızlı büyümek için kendilerinde sürekli baskı hisseden gençleri göreceksiniz.

Alberta Üniversitesi’nden araştırmacı Michael Hamm, sosyal medyanın zorbalık üzerindeki etkilerini gösteren bir araştırma yaptı. Gençlerin%23’ü hedef alındığını ve yüzde 15’i sosyal medyada birine zorbalık yaptığını söyledi. Gençler, söylentiler yaymak, itibarları yok etmeyi amaçlayan videoları paylaşmak ve başkalarına şantaj yapmak için sosyal medya platformlarını kötüye kullanabiliyorlar.

2. Gizlilik eksikliği

Takip, kimlik hırsızlığı, kişisel saldırılar ve bilginin kötüye kullanılması, sosyal medya kullanıcılarının karşılaştığı tehditlerden bazılarıdır. Çoğu zaman, kamuoyunun gözünde olmaması gereken içeriği paylaştıklarından dolayı kullanıcıların kendileri suçlanır. Yaşanan karışıklık, bir çevrimiçi profilin özel ve kamusal öğelerinin gerçekte nasıl çalıştığına dair anlayış eksikliğinden kaynaklanmaktadır.

Maalesef, paylaşılmaması gereken içerik sonradan silinse bile, genellikle çok geç demektir ve insanların kişisel ve profesyonel yaşamlarında büyük sorunlara neden olabilir.

Çevrimdışı bir dünyada, sosyal topluluklar mahremiyet normlarını takip etme ve uygulama eğilimindedir. Yaşınızı, adresinizi veya medeni durumunuzu mahallenizdeki insanlarla paylaşmak zorunda değilsiniz. Sevdiklerinizi, sevmediklerinizi ve kahvaltınızın neye benzediğini bilmelerine gerek yoktur. Ancak çevrimiçi olduğunuzda, bir sosyal ağ sitesine katılmak istiyorsanız, kabul edilmeniz için kişisel bilgilerinizi ifşa etmeniz gerekiyor.

Herhangi bir sitenin aktif bir üyesi olduğunuzda, kim olduğunuzu ve neyi sevdiğinizi kullanıcılar ve hizmeti sunanlar tarafından araştırılabilir. Alışkanlıklarınız, tarama geçmişiniz, nereye gitmeyi sevdiğiniz, neleri yemeyi sevdiğiniz ve en çok kiminle etkileşime girdiğiniz hakkında bilgi edinebilirler.

3. Denetimsizlik

Bazı gençler sosyal medyanın olmadığı bir dünyayı hiç tanımadılar. 16-24 yaşındakilerin yaklaşık yüzde 91’i interneti sosyal ağlar için kullanıyor. Özellikle gençler ve çabuk aldanabilen ve konuya iyi niyetli yaklaşan insanlar sonuçlarını hiç düşünmeden veya bilmeden istendiğinde yabancı kişilere çeşitli bilgiler verebiliyor. Bu durum çok çeşitli problemlere yol açabilir.

Çevrimiçi oyunlar ve tehlikeli çevrimiçi trendler dünyası da gittikçe büyüyen bir tehlike. İnternette intihar oyunlarının trend olduğu, çocukların birbirlerini katılmaya teşvik ettiği vakalar bile olmuştur. Karanlık ve öngörülemeyen bir yerde her zaman tedbirli, araştırmacı ve ebeveynler için de çocukları için kontrollü olmakta fayda vardır.

Çoğumuz tüm bunları bilmemize rağmen sosyal medyadan vazgeçmek istemediğimize karar veriyoruz. ‘Kaybetme korkusu’ tarafından yakalanmak istemiyoruz. İnsanların mutlu anlarını yakalayan, mükemmel şekilde seçilmiş Instagram gönderilerinde geziniyor ve neden mutlu ya da tatmin edici olmadığımızı kendimize soruyoruz.

Bunun gerçek olmadığını anlamamız gerekiyor. Hepsi sadece şov için!

Abdulkadir Demir
Sosyal Medya iletişim Uzmanı

Leave A Comment